NE ARAMIŞTINIZ?

Dünyadan en popüler 18 ev dekorasyonu tarzı

16.02.2022

Kendini her geçen gün yenileyen moda, mimari ile el ele verip yaşam alanlarımızı da yepyeni trend ve yaratıcı fikirlerle güncel tutuyor. İç mimarideki devinim, karşımıza farklı boyutlarıyla birbirinden zevkli birçok akımı çıkarıyor. Modern, endüstriyel, salaş, şık derken liste zenginleşerek uzayıp gidiyor.

Mimarlar ve tasarımcılar, evlerimizi hem pratik, hem güvenli hem de çekici kılmak için en işlevsel ve dekoratif çözümleri bir araya getirirken bizlere de en uygun stili seçip uygulamak ve ardından yaşam alanlarımızın keyfini çıkartmak kalıyor.

Elbette belirli bir stil seçimi yapabileceğimiz gibi birbirinden farklı alternatifleri uyumlu bir şekilde birleştirerek kendimize özel bir tarz da yaratabiliriz. Bunun için öncelikle farklı tarzları önemli bileşenleriyle birlikte tanıyalım mı?

Gelin en popüler ev dekorasyonu stillerini birlikte keşfedelim!

1. Modern

Modern mimari ve tasarım, ortak bir amaçta birleşen farklı tasarım stilleri için kullanılan bir şemsiye terimdir. Modern mimari, özgün ve şeffaf materyalleri; sadeliğin ve verimliliğin esas alındığı dekorasyonları ifade eder. Modernist sanat akımından ilham alarak 20. yüzyılın başında doğan bu stil, insanların mekanlar ve estetikle olan ilişkisini yeniden düzenledi ve bizleri mekanlarla daha da yakınlaştırdı. Modern stil ortaya çıktıktan sonra binalar yalnızca bina olmanın ötesine geçip işlevsel yaşam alanlarına döndü.

2. Yüzyıl ortası (mid-century) modern

Yüzyıl ortası modern, İkinci Dünya Savaşı’ndan 1970’lere kadar oldukça popüler olan bir tasarım hareketi. Yalnızca iç mekanlarda değil, ürün ve grafik tasarımı ile kentsel gelişim alanlarında da kullanılan stil, temiz ve basit çizgiler ile karakterize edilir ve fazla dekoratif süsleme içermez. Paylaşılan alanlara verdiği önem nedeniyle açık planlı iç mekanlar üreten bu tasarım stili, savaş sonrasında insanların arasındaki bağların güçlenmesine de yardım etti. Yüzyıl ortası modern stilinin renk paletinde genellikle turuncu, sarı, yeşil ve kahverengi tonları bulunuyor.

3. Minimalist

1960 ve 1970'lerin minimalist sanat hareketiyle ateşlenen, geleneksel Japon tasarımı ile Zen felsefesinden ilham alan minimalist stil, ortaya çıktığı dönemde her bir tasarımsal öğeyi temellerine indirgeyip özüne döndürdü. Bize tasarımın verimliliğine dayanan bir estetik sunan minimalist stil, üzerine düşeni yaparak detayları minimumda tuttu ve yalnızca dingin tonlara sahip renklerden oluşan bir palet kullandı. Tekrar eden çizgileri ve doğal ışığı seven minimalist tarz, bu özelliği ile iç mekanlara hafif ve dinamik bir atmosfer kattı.

4. İskandinav

Tıpkı modernist akım gibi İskandinav tarzı da sadelik, işlevsellik ve verimliliğe yönelik bir hareketi temsil eder. Demokratik tasarım ideallerinden ilham alan İskandinav tasarımı, minimalist bir verimlilik ile sıcak, kişisel dokunuşlar arasında dikkatli bir denge kurar. Bu tasarım tarzında organik malzemeler çok önemlidir. Renk paleti ise çoğunlukla griler ve mavilerden oluşur ancak siyah-beyazın sadeliği ile zamansız renk patlamalarına da sık rastlanır. İskandinav iç mekanlarda silüetler ve konturlar daha yuvarlak ve kıvrımlıdır, bu da organik dokularla beraber en basit düzenlemede bile sıcacık bir hava yaratır.

5. Endüstriyel

Endüstriyel iç mekanlar, kirişler, kolonlar, borular ve flanşlar ile yaşayan bir makineyi andırır. Modernist hareketin diğer birçok dalının aksine endüstriyel tarzdaki evlerde geri dönüştürülmüş alanlar bulunur. Depolardan, garajlardan dönüştürülen mekanlarda ve çatı katı tadilatlarında tercih edilen endüstriyel tarzda, demir, çelik, beton ve tuğlalar dikkat çeker. Dekorasyonda ise endüstriyel stili vintage tasarıma sahip mobilyalar tamamlar.

6. Çağdaş

Bazen modern tarzla karıştırılan çağdaş tarz, doğası gereği günceldir; bu nedenle herhangi bir dönemin yaygın eğilimleri ve zevklerini yansıtır. Sürekli değişim ve gelişim içinde olduğu için bu stili belirli bir fikir, niyet veya özellikle nitelemek zordur. Ancak genel olarak dengeli, yuvarlak çizgilere sahip olması ve görselliğe işlevsellikten daha çok önem vermesi ile modernist estetikten ayrıldığını söyleyebiliriz.

7. Kentsel (Urban)

Kentsel tarz, alışılmadık malzemeleri denemekten korkmayan, bohem vurguları olan, endüstriyel bileşenleri olan bir tasarım stilidir. Endüstriyel tasarım stiline göre feminen tarafı daha güçlü olan kentsel tarz, açık renkleri, temiz yüzeyleri ve açık alanları sever.

8. Geleneksel

Klasik Avrupa dekorunun konfor ve zarafetiyle harmanlanan geleneksel tarz, geleceğe dair fikirler yaratmak için geçmişten ilham alır. Geleneksel tarzın yaklaşımı, modern bir yaşam tarzını klasik motifler üzerinden oluşturur. Geleneksel tarzdaki iç mekanları silüetlerinden tanıyabiliriz; büyük sırt ve kanatları olan koltuklar, cilalı, oyma motifli ve daha birçok detaya sahip kanepeler, pençe ayaklı masalar… Köklerini 18. yüzyılın neoklasik akımından alan geleneksel tarzda arka planlar genellikle sade ve hatta solgundur.

9. Art Deco

Cesur ve gösterişli Art Deco, savaş sonrası Avrupa ve Amerika'sına 1920'lere özel yepyeni ve zarif bir estetik sunmak için doğdu. Geometri ve simetriyi seven, köşeli desenler ve katmanlı tasarımlardan faydalanan, lake ahşap, parlak krom ve pirinç aksesuarlarla öne çıkan bu stilde canlı renklere, aynalı ve cam öğelere bolca rastlarız.

10. Country

Country tarzı alanlar, bir çiftliğin ya da büyük bir köy evinin sıcak bir kucaklaması gibidir. Bu üslup, İngiliz ve Fransızlar haricinde, İtalya’nın Toscana bölgesinde ve İskandinav ülkelerinde de benimsenmiştir. Her birinin farklı özellikleri olsa da ortak özellikleri organik ve rustik sevgisidir. Ahşap, çömlek ve benzeri organik materyallerden faydalanan, sıcak, yumuşak renkler ve desenli kumaşları tercih eden, hareketli duvar kağıtlarını seven country stili, görselliğini zengin çeşitliliğinden alır.

11. Coastal

Coastal; denizin ve okyanusun güzelliklerinden ilham alan, ‌canlı, rahat, organik ve heyecan verici olarak niteleyebileceğimiz, iç mekanlara engin maviliği tüm yönleriyle yansıtan özel bir atmosferi getiren yumuşak bir tasarım stilidir. Evlere denizlerden gelen bir estetik sunan coastal tarzda, bol miktarda doğal ışığa rastlarız. Beyaz ve maviyi kontrast olarak kullanan ve bu iki rengin her tonundan faydalanan stil, hiç bitmeyen bir yazı anımsatır.

12. Eklektik​​

Eklektik iç mekanlar, şaşırtıcı, beklenmedik, kuralları çiğnemekten korkmayan bir tavrın ürünüdür. Bireyselliği ve özgürlüğü kişiselleştiren eklektik tarz, herhangi bir yönlendirme veya amaç olmadan birçok farklı stilden fikir ve ilham alır. Eklektik tarz, içinde bulunduğu kaosu anlamlandıran, uyumu çarpıcı kumaş ve doku birlikteliklerinden alan, yeniliği akışkanlıktan ödün vermeden sunan bir estetiğe sahiptir.

13. Nostaljik (Vintage)

Eski olan her şey vintage çekiciliğe sahip değildir. Vintage tarz da sanıldığı gibi tüm bit pazarını evinize getirmeniz anlamına gelmez. Bu tasarım stili, geçmişe saygı duruşunda bulunarak eski mekan ve eşyalardan yeni bir atmosfer yaratmaktan hoşlananlar içindir. Böylece eski bir mekanın estetiği, rafine bir zarafet eşliğinde artırılır. İkinci Dünya Savaşı'nın ardından insanların evlerini yeniden kurduğu dönemde sıcak ve sevgi dolu alanlar yaratma hedefiyle doğan nostaljik stil, desen ve motiflerin kontrastından faydalanır. Vintage tarzı iç mekanlar genellikle açık ve nötr tonlardaki renkleri kullanır.

14. Asya / Zen

​​Geleneksel Japon felsefesinin temel ilkelerini hayata geçiren Zen tarzı iç mekanlar, denge ve uyum üzerinden temellenir. Zen mekanlarda, belirli bir etki bırakma amacı yoktur, bu tarz daha çok içeride sessizlik ve dinginlik yaratmakla ilgilenir. Zen tarzında her çizgi, form ve yüzey dikkatli bir düşünce ile verimlilik esas alınarak yerleştirilir. Ağırlıklı olarak organik bir karaktere sahip olan zen stilinde, ahşap en çok tercih edilen materyaller arasındadır. Doğayla iç içe olan bu stilde renkler de yumuşak ve doğal bir tondadır.

15. Bohem

Bohem, tıpkı sanatın diğer kollarında da karşımıza çıktığı gibi çağdaş toplumun herhangi bir normu tarafından kısıtlanmaktan hoşlanmayan, geleneksel çizgide değil kendi yaşam felsefesi doğrultusunda yaşamayı seçen özgün fikirli ve özgür ruhlu insanların tarzıdır. Bohem tarzdaki iç mekanlar, bahsettiğimiz bireysellik nedeniyle eşsiz, coşkulu ve oldukça canlıdır. 'Boho' veya 'boho-chic' adlarıyla da bilinen bu özel bir tasarım stilinde

‘La Vie Bohème’ yani bohem bir yaşam tarzının tüm kişisel ifadeleri mevcuttur. Boho tarzı evlerde ilk bakışta tasarım ve renk açısından net bir tutarlılık göremeyiz. Bunun yerine şaşırtıcı ama şık ve neşeli öğelere, beklenmedik aksesuarlara ve karışık renklere rastlarız. Bohem evlerde mekan hem eşya hem de form açısından kalabalıktır. Bohem stilde eski, hatta yıpranmış eşyaların modern tarzda kullanılır, gösterişli tonlar renkli kumaşlar büyük objeler öne çıkar.

16. Tropik

Tropikal tarzdaki iç mekanlarda, uçsuz bucaksız kumsallar, yemyeşil ormanlar ve egzotik toprakların imzası vardır. Canlı renklerin romantik birlikteliğinden ilham alan tropik stilde doğal malzemelere bol miktarda yer verilir. Ev tekstilinde bolca pembe, mor ve turuncuya rastladığımız tropik stilde arka planda ise gür yeşillikler ve turkuaz tonları dikkat çeker. Bu tarzda tropikal meyve ve palmiye yapraklarının egzotik baskıları duvar dekoruna hakimdir. Mobilyalar ise sade bir tasarıma sahiptir ve çoğunlukla ahşaptan yapılır. Kapı, masa, yatak, sandalye, dolap ve depolama eşyalarında görkemli tik ve maun ağaçları ile narin hasır, bambu ve rattana rastlarız.

17. Rustik

​​Klasik sadeliği sıcacık bir atmosferle birleştiren rustik stil, en popüler iç mekan dekorasyon stilleri arasındadır. Çağdaş şehir insanın özlediği kır evi özlemini gideren rustik tarza, tam da bu nedenle hem kırsal kesimde hem de kentin tam ortasındaki apartmanlarda rastlayabiliriz. Rustik tarzda, kahverenginin koyu tonlarının, ahşap ve derinin, sert kumaşların, hasır ve dövme demirden yapılmış çok sayıda el yapımı eşyanın ön plana çıktığını görürürüz.

18. Hollywood Regency

1930'ların gelişen Amerikan film endüstrisinin altın çağında doğan Hollywood Regency tarzı, o zamanların büyük film yıldızlarının gösterişli stilini yansıtır. Tarihi olan bir tarz olsa da retro olarak adlandıramayacağımız Hollywood Regency tarzı, konforu göz alıcı bir zenginlik ile sağlar. Hollywood Regency tarzı iç mekanlar geniş, açık plan ve oldukça düzenlidir. Mobilyalar, mekana hakim olmak yerine minimal boyutları ve temiz çizgileri ile yazının ortalarında bahsettiğimiz yüzyıl ortası stilinde olduğu gibi mütevazı bir kimlik sunar. Bununla birlikte pirinç ve altından metalik eve parlak yüzeyleri, yüksek kontrastlı cesur art deco desenleri ve canlı renkleri ile cesurca öne çıkarlar. Hollywood Regency, lüks parlak aksesuarları, ışıltılı ince kristalleri ve ipeksi püskülleri ve zengin tekstillere sahip halılarıyla her daim ihtişamla parlar.